Ersun Yanal transferi açıkladı

Devre arası hazırlıklarını Antalya'nın Belek ilçesinde sürdüren Fenerbahçe'de teknik direktör Ersun Yanal ve idari menajer Volkan Ballı basın mensuplarıyla bir araya geldi.

Ersun Yanal kendisine sorulan sorulara yanıt verirken, affedilen Volkan Demirel, Aatıf ve Dirar ile Ozan Tufan hakkında açıklamalarda bulundu.

Ersun Yanal'ın açıklamaları şu şekilde:

"Birlikte çalıştığım Çok güzel, çok önemli karakterler var. Mesela Selçuk. Selçuk bugün herkesin banko oyuncu olarak görmese de Fenerbahçe'de iz bıraktığını düşündüğüm müthiş bir profesyonel. Bir takım için olmazsa olmaz kadar değerli bir adam. Şampiyonlukta da çok önemli olduğunu düşünüyorum. Selçuk'un başka özellikleri yeteneklerinden daha öne çıkmıştı. Alper'in bandajlarını unutmuştu, oyuna girecek bir baktık Selçuk koşa koşa bandajları soyunma odasından getirdi." 

"Fenerbahçe'nin en büyük şansı Ali Koç..."

"Takımın durumu iyi, oyun kalitesi, fizik kalitesi her şey düzelir. Fenerbahçe gerçekten kendi hedeflerinden daha büyük hedeflere sahip bir takım. Bugün bunu Fenerbahçe çok net bir şekilde göstermiş. 35 bin 801 taraftar takip etmiş, bu kadar taraftarın stadı doldurması Fenerbahçe'nin sıralamada sahip olduğu yerden daha farklı bir dokuya sahip olduğunu anlamak için son derece yeterli. Bu hepimiz için önemli bir fırsat.

Bardağın dolu tarafından baktığım zaman burada çalışan tüm arkadaşların bizden önce de çalışanlar dahil beceriksiz, yeteneksiz olduğunu düşünmüyorum. İlla bir sonucu almamak beceriksiz olduğun anlamına gelmez. Herkesin hayatında bazı dönemler hayal kırıklıkları yaşanabilir. Fenerbahçe'de en büyük şanslardan birisi de, Sayın Ali Koç. Hem aile yapısını, hem futbol tutkusunu kimse inkar edemez. Türk futbolu adına da şans olduğunu düşünüyorum..."

"Taraftar geçen seneye göre artış gösterdi..."

"Fenerbahçe'ye gelen kişilerin de profilleri tartışılmaz. Ama bazen Her şey bir araya geldiğinde hep bir doğru yapmıyor. Böyle bir dönem geçti. Bu oluşum bir türlü yerine oturmadı, bunu böyle değerlendirmek lazım. Böyle bakarsak hiçbir şeye zarar vermeden, Burası İnan Fenerbahçe diyoruz ya aslında bizim Fenerbahçe'ye inancımızdan kaynaklanan İnan Fenerbahçe'dir. Türkiye'nin geçirmiş olduğu acı bir tablo var. 3 Temmuz var. sonrası 15 Temmuz var. Toplum olarak aldığımız önemli dersler var. Burada da Fenerbahçe taraftarının çok önemli rolü var. Bu kadar kulübüne bağlı onun hayatının odağına koyan bir taraftar var. Bu ortamdan çıkışın reçetesi, takımın her ne koşulda olursa olsun taraftarın takımını desteklemesi. Bugün Fenerbahçe tarihin en kötü sonuçlarından birinde olsa da sıralamada, bugün taraftar geçen seneye göre artış göstermiş. Bu hala takıma inanmak demektir. Bu inancı gördüğünüzde karşısında bir inanç gelişiyor..."

"Fenerbahçe'nin hedefi daha büyüktür..."

"Bugün Türkiye'de Fenerbahçe'yi başka bir yere koymak gerekiyor. Bence Türkiye'nin en büyük sivil toplum örgütlerinden birisi. Bugün Fenerbahçe herkes tarafından söylendiğinde başkadır. Fenerbahçe'nin hedefi bir-iki maçı kazanmak değildir, şampiyon olmak değildir, Fenerbahçe'nin hedefi bunlardan daha büyüktür. Çünkü Fenerbahçe'nin bir duruşu ve onurlu bir tavrı vardır. Bugün bulunduğumuz noktadan bizi daha üstlere taşıyacak ve şampiyonluğa götürecek olan da budur. Kimse bundan yorulmaz etkilenmez, eğilmez, bu benim gördüğüm. Onun için Fenerbahçe..." 

"Bana geçmişi sormayın..."

"Geçmişi konuşalım derseniz, şunu söylerim, geçmiş geçmişte kaldı. Geçmişi konuşmak, geleceği ıskalamak demektir. Hiç kimseden şikayetçi değilim, hiç kimse hakkında yorum yapmayacağım. Lütfen bana asla geçmişi sormayın. Çünkü sonuçta Fenerbahçe'nin seçtiği insanlarla çalıştık. Bize bu insanlarla ilgili yorum yapmak yakışmaz. Bir dönem kapandı, bir dönem başladı. Kıyaslamak takıma zarar verir. Bize hiçbir fayda sağlamaz. Bizi bekleyen çok ciddi bir süreç var. Orada hata yapmayalım. Neler yapacağımızı konuşalım..." 

"Gerekiyorsa adam yollayacağız, gerekiyorsa adam alacağız..."

"Fenerbahçe taraftarının istekleri var. Fenerbahçe taraftarı coşkulu, arzulu, mücadele eden, çubuklusuna karşı tavrı olan, boğuşan insanlar istiyor. Bunu yapmak zorundayız. Fenerbahçe sahaya çıktığında mağlup olabilir ama o sahadan çıkarken herkes tarafından takdir edilmeli. Taraftar bu coşkuyu görmek istiyor, bunu da yapacağız. Bu olmazsa olmazımız. O formayla sahaya çıkıyorsak, o savaşı vereceğiz. Ondan sonra bu işin daha kaliteli yapılabilmesi için her şeyi yapacağız. Gerekiyorsa adam yollayacağız, gerekiyorsa adam alacağız. Transferde hiç dolambaçlı işler yapmayacağız. Türkiye'de değişen futbolu hiç kimse ıskalamamalı.

Fenerbahçe Fransa gol kralını Sow'u alırken 10 milyon avro ödedi, bugün Fransa gol kralı 60 milyon avro. Bunu artık hiçbir takım yapamaz Akıllı olalım ve doğru düşünelim. Ali Bey'in transferde kaynak yaratacağından kimsenin şüphesi olmasın ama bu tablodaki ortamla yarışamazsınız. Çünkü finansal fair-play'e uygun değil." 

"Fenerbahçe seneye şampiyon olacak..."

"Açık, objektif, dünya ile entegre olmuş bir başkanımız var. Bu bir şans. Bunu doğru değerlendirebilirsek bence Fenerbahçe'nin önü diğer takımlara göre çok daha fazla umutlu ve açık. Fenerbahçe seneye şampiyon olacak. Bu Fenerbahçe'nin kaderinde var. Çünkü Fenerbahçe bu kadar uzun bekleyemez. Fenerbahçe'nin kaderinde önümüzdeki sezon şampiyon olmak var. Buna ihtiyaç var. Bize yakışan da bunu gerçekleştirmek. Ya olacak ya olacak. Bu iddialı olmak değil. Çünkü Fenerbahçe iddialı ben iddialı değilim. 

Takımın analizini doğru yapmamız lazım. Dezavantajımız bir aydan kısa bir süre içerisinde 9 maç oynayacağız..." 

Soru: "İkinci yarının lideri olacağız sözünü kullandınız?"

"Fenerbahçe'nin hedefleri bu olmalı dedim. Fenerbahçe bunun dışında bir hedef belirleyemez. Sen Fenerbahçe önümüzdeki sezon şampiyon olamayacak diyebilir misin? Şimdi ben ikinci dönemde Fenerbahçe'ye ya biz 6., 7. olalım yaparız yapamayız ayrı bir konu ama benim oyuncularım bunu yapmakla hedeflenmeli. Yapacaksınız, yapamazsanız, gidersiniz. 

Büyük takımlar içerisinde bu sıkıntılı süreçlerden en kolay geçecek kulüp Fenerbahçe'dir. Çünkü Fenerbahçe'nin dinamikleri buna çok müsait. Fenerbahçe başarıyla ihale edildiğinde bunu çok rahatlıkla arkadan itilecek gücü sahip olduğunu düşünüyorum..." 

Soru: Takımın başına gelişinizde de taraftarın etkisi oldu. Olası bir kötü gidişte taraftar tepkisinden çekiniyor musunuz?

"Kötü gitmeyecek ki. Öyle bir şey olabilir mi? Fenerbahçe öyle bir yere girmeyecek. Ayrıca kim çekinmez Fenerbahçe taraftarının tepkisinden. Bu kadar ilgi ve sevgi sorumluluğu arttırır. Korkutmaz. Bana gösterdikleri sevgi onur verici bir şey. Herkese nasip olmayacak bir şey. Ben buranın enerjisine ve sinerjisine çok güveniyorum. Bunu yeniden oluşturabileceğimizi düşünüyorum. Söz konusu Fenerbahçe ise gerisi teferruattır. Fenerbahçe'nin ihtiyacı varsa biz oradayız. Tekrar bana ihtiyaç varsa gerisi teferruattır. Ne gerekiyorsa boynumuz kıldan ince..." 

"Devre arasında tekrar geri dönmeniz risk mi diyorsun. Niye risk olsun, kendimi korumak için o gün ben bunu yapmasam daha büyük ayıp yapmış olurum. Fenerbahçe beni istiyorsa gerisi teferruattır. Fenerbahçe'nin bana ihtiyacı varsa Fenerbahçe için her şeyi yapabilirim. Bu takımın ihtiyacı neyse onu yaparım." 

"Ben Ali Bey'in kurmak istediği sisteme karşı değilim. Tam tersi kulüplerin kurumsallaşması açısından çok doğru olduğunu düşünüyorum. İsimler tartışılır, ben isimleri tartışmam. Çünkü ben de kurum hafızası oluşturulmasından yanayım, teknik direktör geldi gitti, kurum hafızası da gitti. Olmaz öyle, böyle ilerleme olmaz. Bu yüzden sportif direktörlük sistemine karşı değilim. Kurum kültürü ve hafızası oluşturmak açısından önemli olarak görüyorum..."

"Ozan Tufan'ı kiralık vereceğiz..."

Kadro dışı kalan oyuncularla görüştüm. Ozan Tufan'ı kiralık vereceğiz. Bir sene oynasın gelsin. Tam anlaştılar mı anlaşmadılar mı bilmiyorum ama büyük bir ihtimalle Aytemiz Alanyaspor. Gitmesinde yarar var. Uzun zamandan beri oynadı, oynamadı durumu var. O da kendine bir çeki düzen versin. Onun için de bir değişiklik faydalı olacaktır. Bazen çok ısrar etmek doğru yapmak anlamı taşımıyor. Böyle bir karar verdik. Bir gitsin bir nefes alsın, bir kafasını toparlarlasın. Bazen bu değişiklikler iyidir. Ozan giderse kiralık gidecek zaten. 

"Dirar'ın ben ne yaptım ki özür dileyeceğim. Arkadaşlar yok öyle bir şey, adam buradan para kazanıyor, kontratlı oyuncusu küsmeye hakkı yok..."

"Volkan'ın yaptığı şey en doğrusu..."

"Volkan meselesi. Volkan 18 senedir bu takımda değil mi? Volkan'ın neredeyse, karısı, çocuğu, annesi, babası gibi olmuş Fenerbahçe. Sen hiç kavga etmiyor musun evinde? Bunu böyle değerlendirmek gerek. Bu yaşanmış bir olay. Volkan'ı buradan kimsenin silmek gibi bir düşüncesi derdi olabilir mi? Lefterler, Ogünler, Cemil Abiler bunlar efsane olmuş, Volkan da bunlardan bir tanesi gibi. Ne yaparsan yap 18 sene... Volkan da kendi yerini ve kendi mekanını, kendi kaptanlığını en iyi şekilde yapacak. Özür diledi, dilemedi... Özür dilediği adam kim, bu kulübün delegelerinin seçtiği başkan. Sorun yaşasak da Fenerbahçe'nin başkanına laf söyleme hakkımız yok. Volkan'ın yaptığı şey en doğrusu. Volkan özür dileyince düştü mü. Üç ay önce yaptı, bugün özür diliyor denildi, basın toplantısı yaptığı yer eleştirildi. Kendisi basın toplantısı yapmak istedi, niye masa böyle konulmuş denildi. Bunun altında bir şey yok. Orada konuşurum, ben organize ederim, siz karışmazsanız sevinirim dedi. Yazılı açıklama yapsa, eline verildi paylaştı denilirdi. Ne yaparsa yapsın eleştirilecekti. Volkan'ın bana anlattıkları şöyle, başkan senle özel konuşacak dedim. Ne konuştuklarını bilemem. Belki abi-kardeş, belki başkan ve oyuncu gibi de konuşulmuştur. Ben de sormam. Volkan bu konuşmadan ne aldın kardeşim dedim, o da çok samimi buldum, çok değerli buldum, saygı duyuyorum. Özellikle Ali Bey'i üzdüğüm için çok pişmanım ve üzüldüm, gidip özür dileyeceğim dedi. Dubai'deki görüşmemiz. Volkan'a şöyle yap, böyle yap, özür dile diyemem. Volkan'ın Fenerbahçe'deki 18 yılını ne ben ne de bir başkası yok edemez, kirletemez. Oynar oynamaz eleştirirsin ama onun Fenerbahçe'ye verdiği hizmet tartışılmaz. "

"Volkan'ın kaptanlığı..."

Volkan kaptan olacak mı konusuna gelirsek. Bu vazgeçilemez, üzerine yapışmış bir etiketi var. Ben ondan o unvanı almakla, kaptanlığı alınmaz. Çınara çınar değisin demekle onun köklerinin yayılmasını engelleyemezsiniz.