Perşembe akşamı Avrupa sınavından çıkmış iki takımın maçının ilk yarısının ikinci yarıya oranla daha tempolu olacağını, skoru bulan Fenerbahçe olursa 2. yarıda tempo düşeceği için bunun da işine geleceğini düşünmüştüm.
İlk golu Osmanlıspor bulunca hesap karıştı. Fakat golden sonra da Fenerbahçe kontrolsüz de olsa güçlü kaldı ve en azından Ankara'dan zor deplasmandan 1 puanla dönmüş oldu.
Rakip orta sahası daha çabuk ve biraz da sert olunca Fenerbahçe'nin orta alan ve hücumda ne kadar yetersiz ve ne kadar karaktersiz bir futbol oynadığını daha iyi görebiliyoruz.
XXX
Osmanlıspor en uçtaki N'Diaye dahil maksimum 40 metrede oynarken Fenerbahçe savunması ile Emenike arası 60 metre. Avrupa'da deplasmandan gelmiş ve 5-6 oyuncu ile rotasyona gitmiş Osmanlıspor Mehmet ve Musa ile orta sahayı parsellemiş, N'Diaye 10 numaranın hakkinı verircesine takımını yönetirken her 2 kanadı da kullanarak oynuyorlar.
Feyenoord maçının iyileri Lens ve Hasan Ali sakatlanmasa aynı 11 ile çıkacak Fenerbahçe ise, çabuk adam Volkan tarafından atak oynayan bir görünüm sergiledi.
Lens olmayınca sağ taraf hem aksak hem de ağır kaldı. Topal ve özellikle Joseph orta sahada Ozan'ın yerine de çalıştılar. Ama maç boyunca Fenerbahçe için takım oyunu denilen bir bulguya rastlayamadım.
Bireysel çabalarla kazanılan bir kaç pozisyon ve kornerler, biraz da formanın ağırlığı Osmanlı üzerinde etkili olabildiği kadar iş yaptı.
Emekli RVP'nin attığı golde Volkan Şen kadar Osmanlı'dan Numan'ın katkısı var.
Şimdi gel de " ben niye oynamıyorum " diye hayıflanan İsmail'e hak ver. Hasan Ali sakat 18 dışı ama İsmail onu her türlü arattı. Çok ağır ve her hücuma çıktığında geriye dönüşü sonraki maça kalıyordu.
Musa ve Emenike uyumsuzlar hala. İleri uçta top tutmakta zorlanmak bir yana kim nereye koşacağını ne zaman nasıl paslaşacaklarını becerimiyorlar. Volkan da onların dışında gol isteyen gol için çabalayan ama bencil de davranan kimliği ile uyumsuz üçlüyü oluşturuyor.
XXX
Fenerbahçe'de şartlar bu. Şimdi Milli takım arası.
Bakalım Advocaat oynanmış maçların dvd'lerini alıp ders çalışmak üzere Hollanda'ya mı gidecek yoksa evde kalanlarla haşır neşir olup takım olma yolunda katkı mı yapacak.?
YORUMLAR