Uzun süredir doğru bakılmayan koca Çınar kökten çürümeye başlarken YENİDEN hayat buldu. Başkan Ali Koç ve ekibi öyle bir sonuçla kazandılar ki, camia o gün yoğun bakımdan odaya alınmadan direkt taburcu edildi.
İşte bu başlangıcın yansımaları yaşanıyor hala. 40.000 kombine satılması, Fenerium'larda satış patlaması en çarpıcı belirtiler.
Her şey çok güzel olacak Fenerbahçe'de. Ama bu ani pozitif tepkinin karşılığını vermek ne kadar zaman alır işte o bilinmez. Katlanarak birikmiş borçlar, ki bu borçların faizi ile orta ölçekli 1-2 Süper Lig takımı geçinir. Düşünsenize 100 milyon TL kombine geliri elde edildi ve 90 milyonu borçların faizinin taksiti olarak uçtu gitti. 2023 yılına kadar temlik edilmiş haklar var sanırım bu her şeyi net anlatmış oluyor. Şimdi; durum böyle iken taraftarın ve kulüp çalışanlarının yapmaları gerekenleri ayırarak önümüze bakalım. Burada çalışanlar derken Teknik heyet ve futbolcuları kastediyorum.
Önce taraftara bakalım.
Yukarıda da belirttim, kombine satışındaki tarihi skor, forma ve tişört satışlarındaki patlama, daha da önemlisi stada ayakları geri geri giderken koşarak gelen, küfür kafir kavga yerine bütünleşip koreografi organize eden, bitmedi Benfica maçı sonrası stadı terk etmeyip takımı soyunma odasından çıkaran ve şampiyonluk şarkıları söyleyip destek veren taraftardan bahsediyorum. Çok güzel hareketler bunlar.
Kim oluşturdu bu ortamı. Kulüp Başkan'ı Ali Koç. Sonradan olma değil tribünden gelme bir Başkan. Taraftara ne verdi .? YİNE YENİ YENİDEN FENERBAHÇE umudu.
Taraftar neyin farkında.? SABIR VE SONUNA KADAR DESTEK.
Yani Başkan Ali Koç'un elinde 0% faizli mezar vade kredi var.
XXX
Gelelim sahaya... Başkan'ın kredisini yönlendiren 2 kişi var. COMOLLI VE COCU. Öncelik tabii Comolli'de çünkü Cocu'yu o getirdi. Transferleri Cocu'nun fikrini alarak o yaptı. Yani yükü çok ağır. Hele önceki yönetimin TERRANEO bombasından sonra vay vay vay.. Muhalifler başını kuma gömmüş Comolli'nin hata yapmasını bekliyordur bu kesin.
Hazırlık maçları süreci yeni transferleri takıma uyum sağlamış gördüm, ama bu transferlerin yetmediğini de gördüm. Eldeki yabancıların kalite eksikliğini de ayrıca bir kez daha görmüş oldum. Mesela Giuliano, mesela Dirar, veya Valbuena veya Kameni.
Giuliano sanki yaz sezonunu sporcu kimliğinden çok uzak geçirmiş ve ipin ucunu kaçırmış gibi ağır, temposuz ve yetersiz. Sadece penaltı atsın diye alınmamıştır herhalde.
Dirar'ın ideal yeri sağ bek. Ama Şener'i de eklersek biri fazla. Sat kurtul birinden. Isla sezona çok iyi giriş yaptı ama Benfica maçının 20.dk Eljif'in mükemmel uzun asistini mahvetti ki maçın kırılma anıydı. Hasan Ali- İsmail ikilisinin sol bekte ne kadar yeterli olacak bu başka bir soru işareti. Sakatlığı var kart cezaları var bu işin.
Valbuena çok top kaybediyor, pas hataları yapıyor ama daha da önemlisi yaşı ve oturmuş oyun kültürü nedeniyle temposu çabuk tükeniyor. Topal takımın sigortası olabilir, ancak Eljif ile oynadığında onun iş alanına sarkınca aynı tipte 2 oyuncu fazla duruyor sahada. Josef ile Eljif bana daha uyumlu göründü. Dikkat ederseniz Eljif'in yanına yazıyorum onları. Çünkü Eljif bu sezon Cocu'nun prensi olacak. Oyun zekası her geçen maç daha parlıyor. Oyun kurma işi ona teslim. Atar attırır bu sezon ki henüz 19 yaşında.
Soldado bu sezon şans bulduğu maçlarda Cocu'nun sisteminden ekmek yer. Islam Slimani'nin gelmesi ona da yarayacaktır. Bu arada Slimani Fernandao'nun 1 gömlek iyisidir, onu da bilerek bakalım duruma. Zaman zaman ikisi birlikte oynayacaktır da zaten.
XXX
Ya kale için ne demeli. Volkan zayıflamış, çabuklaşmış, atletik performansı iyi durumda. Konsantrasyonu da artmış ki bu normal, yeni Başkan'ına bakıp kendine geldi. Ama bunlar onun oyun zekasını kalecilik temel özelliklerini geliştirmez. Yıllardır onu tanıyan eski takım arkadaşları bile Volkan'ın konsantrasyon eksikliğinin farkında. Peki, Kameni mi onu tamamlayacak ? Asla olamaz. Berke'nin ise zamana hatta mümkünse kiralık gidip bir sezon olgunlaşmaya ihtiyacı var.
Stoperler için fazla bir şey yazmaya gerek duymuyorum. Önlerindeki orta saha iyi işler yapınca fazla sırıtmayan oynuyorlar.
Yenilerden en çabuk uyum sağlayanı Barış oldu. Maşallah'ı var. Ondaki özgüven, hırs, teknik, mücadele gücü ve oyun zekası parıldıyor adeta. Umarım yıllarca sadece Fenerbahçe'ye değil Türk futboluna yön verir.
Ayew takıma geç katılsa da kalitesi ile zaman içinde fazlasıyla etkili olacaktır. Ferdi'nin fiziksel açıdan eksik kaldığını özel program uygulandığını duydum, umarım ilerde "Madem böyle idi neden bu darboğazda 1.4 m harcandı" denir.
Takıma bir iki transfer daha yapılacak deniyor. Öyle ise öncelik KALECİ ve hücum yönü kuvvetli bir SOL BEK olmalı derim.
Önümüzdeki 1 aylık süreçte yani milli maç arasını da katarsak 16 Eylül'e kadar Fenerbahçe'nin toplam da 3 maç trafiği olacak. Bu durum eksiklerin giderilmesi yenilerin uyumu, ideal kadronun oturtulması için yeni hazırlık dönemi olacak. Sanırım taraftarın sahada görmek isteyeceği kadro da şöyle oluşacak. 4-3-3 oynarsa
VOLKAN, ISLA-ROMAN-SKIRTEL-HASAN ALİ, JOSEF-ELJİF-GIULIANO, AYEW-SLIMANI-BARIŞ
4-4-2 oynarsa
Savunma aynı öndeki dörtlü BARIŞ-JOSEF-ELJİF-AYEW ve ileri ikili SOLDADO-SLIMANI
Eldekilerden bu kadro içine sızmasını beklediğim büyük sürpriz ise MEHMET EKİCİ olabilir.
YORUMLAR