CÜNEYT TANMAN

CÜNEYT TANMAN


Tam bir hayal kırıklığı

22 Ekim 2016 - 11:53

Galatasaray'da herşey iyi gidiyordu. Takım kazanıyor, yönetim yetki alıyor, kadrodaki sakatlar düzeliyordu.

Taraftar havaya girmiş stadı doldurmuştu. Saha ve ortam güzeldi. Galatasaray da doğal olarak evindeki maçın mutlak favorisi görünümündeydi.

Ama futbol bu. Kağıt üzerindeki her şeyin anlamsız olduğu bir tablo ortaya çıkabiliyor. Dün akşam olduğu gibi.

XXX

Maçın kısa özetine bakalım…

Galatasaray beklendiği kadar iyi başlamazken, Trabzon beklendiğinden daha disiplinli ve organize oynadı.

Sarı-kırmızılılar doğal olarak daha fazla hücum yapan taraftı ama Trabzonspor işi bitiren taraf oldu.

Geçen hafta Galatasaray iyi başlamış ve 25 dakikalık bir oyunla golü bulmuştu. Bu golün üstüne yatmış, Muslera'nın müthiş performansıyla kazanmıştı.

Bu defa maça kötü başladı. Golü yedi ve bu kez çıkaramadı.

Çünkü yeterince iyi değildi. Kazanacak kadar performans ortaya koyamadı.

XXX

Teknik direktör Riekerink yeterince iyi müdahaleler yapamadı.

Kadroda kimsenin itiraz edeceği bir aykırılık yok. İyileşen yıldızlar sahada.

Sneijder hazır mı? Olmadığını gördük.

Podolski oyuna sonradan girince kısa dönemde iş yapıyordu. Ama dün akşam ara ki bulasın. Maçın büyük bölümünde oynayıp oynamadığını bile unuttuk Alman futbolcunun.

XXX

Bruma bu sezonun flaş ismi. Maça o da tuhaf başladı. 5 kişi arasına girip kaptırdığı topların üçüncüsünde Trabzonspor harika bir kontra atak ile golü buldu.

Bruma hiç olmazsa ikinci yarı toparladı. Sağ kanattan sol tarafa geçti ve önemli işler yaptı. İkinci yarıda Galatasaray'ın tüm olumlu hareketleri Bruma'dan geldi.

XXX

Galatasaray'da hayal kırıklığının başını Cavanda çekti zorlu karşılaşmada.

"Sabri'den formayı alacak" diye bekleyenleri hayal kırıklığına uğrattı. Defansif olarak bir kaç başarılı müdahalesi var belki ama kaptırdığı toplar, tam bir fiyasko idi.

Eren uzatmalardaki röveşatası dışında sahada yoktu. 5 haftada 5 gol attıktan sonra üç maçtır katkı yapamıyor Eren Galatasaray adına.

XXX

Oyuncu değişiklikleri de ilginçti.

Cavanda yerine, Sinan olabilirdi. 68. dakikada Sneijder ile Josue'nin değişmesi bence yanlıştı.

Sneijder'e en çok ihtyaç duyulduğu anlar oynanıyordu. Rakip çıkamıyordu. O dakikalarda Sneijder dursa, bir kez topa vursa yeterli olurdu.

"Josue de yapabilir" diye düşündü Hollandalı teknik adam ama Josue nafile..

Podolski niye kaldı, neden oyundan çıkmadı onu da anlayamadık. O da belki vurur diye tuttu Riekerink ama Podolski de umutsuz vakaydı Arena'da...

XXX

78'de Selçuk-De Jong değişikliği de pek farklı değil. O anda Selçuk yine toplara çok iyi vuran bir oyuncu.

De Jong alır verir. Zaten senin elinde öyle oynayan bir Tolga var. Ayrıca sakatlıktan yeni çıkmış. Bu kadar ara vermiş bir oyuncu 15 dakikada ne yapar, ne yapabilir?

Bu anlattığım tablo ile maçın kazanılması kolay değildi. Zaten şuursuz baskı bir puan almaya bile yetmedi.

XXX

Trabzonspor'a gelince… Haddini bilerek oynadılar. Disiplinliydiler. Organizeydiler. Böyle olunca rakibin bütün fiyakasını bozabiliyorsunuz.

Galatasaray'ın en etkili bölgesini, sol kanadı kapadılar. Duran toplarda da, yüksek kenar ortalarında da çok başarılıydılar.

Tabii kalede Onur da iyi oynamalıydı. Öyle de yaptı. Hatasızdı.

Yenmeye değil, skoru korumaya oynadılar. Bir tane sıkıştırdılar, hatta N'doye ile ikinciyi de kaçırdılar.

Trabzonspor için bu çok önemli bir galibiyet, istikrarın yakalanması ve çıkışın başlangıcı olabilecek bir başarı bu...

Galatasaray için ise tam tersi. Tam bir hayal kırıklığı...

YORUMLAR

  • 0 Yorum