KADRİ KULUALP

KADRİ KULUALP


Takım mühendisliği: düşük bütçe, yüksek verim

16 Kasım 2016 - 12:51

TFF 1. Lig’de 2016-2017 Futbol Sezonu sancılı bir ortamda başladı. Birçok kulüpte maddi sıkıntılar, transfer yasakları ve idari yapılanma bunalımları vardı.

Yayın hakkı ihalesindeki gecikmeler ve Passolig uygulamasının pratikte yaşattığı sorunlar taraftarların da gardını düşürmüştü.

Süper Toto Süper Lig’den gelen Eskişehirspor, Sivasspor ve Mersin İdmanyurdu, kadrolarını büyük oranda koruyarak sıralamada avantajlı bir pozisyon almak istedi.

Sivasspor sezona Osman Özköylü, Eskişehirspor ise Alpay Özalan’la girerken Mersin İdmanyurdu transfer tahtasını açamamanın verdiği sıkıntılarla boğuştu.

2. Lig’den terfi eden Ümraniyespor, Bandırmaspor ve Manisaspor ağırlıklı olarak mütevazı ekiplerle yola çıktılar. Alt liglerin temel futbol genetiğini oluşturan koşan, mücadele eden ve birbirini tamamlayan oyuncu profiline tutunmak istediler.

Ligin gediklileri olan ve son yıllarda kendilerini sürekli olarak birinci torbanın içine atan Adana Demirspor, Elazığspor, Giresunspor, Balıkesirspor ve Gaziantep B.B. takımları aynı anlayış üzerinden yürümeyi hedeflediler.

Elazığspor’un içinde bulunduğu mali kriz ve transfer yasağının devam ediyor oluşu beklentileri aşağı çekmişti.

Benzer sorunları yaşayan kulüplerden biri de Samsunspor’du.

İzmir temsilcilerinden Göztepe flaş transferle adından söz ettirmeye devam ederken, Altınordu ise futbol meslek yüksekokulundan A takımına kazandırdığı genç yetenekleriyle izleyenlere seyir zevki vermeyi amaçlıyordu.

Denizlispor, sportif direktörlüğe camiayı iyi bilen (sonradan teknik direktör) Ali Tandoğan’ı getirerek, tecrübelerinden faydalanmayı ve bu sayede yeniden yapılanmayı düşündü.

Güneydoğu’nun tek takımı Ş.Urfaspor ise piyasa değeri ortalamanın üzerinde olan kadrolar oluşturmasına rağmen karşılığını alamayan takımlardan… Bu seneye de benzer şekilde kesenin ağzını açarak başladılar.

***

Bilindiği üzere, futbol oyununda başarının en temel ölçütleri idari ve sportif organizasyondur.

Parayı iyi yöneten ve öz kaynaklarını akılcı bir şekilde hayata geçiren kulüpler kalıcı olabiliyorlar. Aksi halde FIFA’dan, UEFA’dan ve TFF’den gelen cezalar, içinden çıkılması güç bir duruma sokuyor bu kurumları…

TFF 1.lig’deki 6 takıma kesilen eksi puanlar ülke futbolumuzun durumunu gözler önüne seriyor aslında…

Saydığımız bu kadar problemin içinden sıyrılıp, yerinde hamlelerle takım mühendisliği çabası veren kulüpler de yok değil tabi...

Süper Toto Süper Lig’de Medipol Başakşehir, Osmanlıspor ve Konyaspor gibi takımlar gerek idari gerekse sportif açıdan örnek olabilecek bir yapılanma içindeler…

Mali disiplinden ödün vermeden, doğru teknik adamlarla ve yaptıkları nokta transferlerle mantık temelinde inşa ettikleri sistemlerini besliyorlar.

EN GÜZEL ÖRNEK ADANASPOR

TFF 1. Lig’de de benzer doğrultuda hareket eden takımlar var. İstatistikler bu tezimizi destekler nitelikte… Öyle ki son yıllarda Süper Toto Süper Lig’e çıkan 2 takımdan en az birinin beklentilerin aksine daha düşük bütçelerle bu işi başardıkları görülüyor.

En güzel örneği Adanaspor… Geçtiğimiz sene takımın toplam maliyeti 10.65 Milyon Euro’ydu. 18 takım arasında 12. pahalı ekip... Kendisi gibi şampiyonluk yaşayan Karabükspor’un piyasa değerinin yarısı yani…

Futbol kamuoyu tarafından favori takımlar arasında gösterilmemişti. Doğru sistemi bulan ve bu sisteme uygun oyuncu grubunu hünerli zekâsıyla yoğuran Engin İpekoğlu, güçlü rakiplerini geride bırakarak haftalar öncesinden Süper Toto Süper Lig’e merhaba demişti.

Lige kötü bir giriş yapan, kadro kalitesi ve derinliği sorgulanan Doğu Akdeniz ekibi, aynı şehrin takımı olan ezeli rakibi Adana Demirspor’a oranla daha az şans verilmesine rağmen şampiyonluk ipini göğüslemişti.

Bu sene de benzer yapılanmayı (favori takımlar arasında gösterilen Göztepe’yi hariç tutarsak) Yeni Malatyaspor ve Boluspor’da görmek mümkün…

Yüksek bütçeleri olmamasına rağmen ligi bilen teknik adamlarla ve düşük maliyetli nokta transferlerle girdiler sezona…

İrfan Buz yönetimindeki Y.Malatyaspor, geçtiğimiz sezon eksik gördüğü mevkilere yaptı takviyelerini… Özellikle kanat bölgesi transferleri ses getirdi.

İspanya’nın Mallorca takımından Pereira’yı ve Polonya’nın Crac. Krakow takımından Diabang Dialiba’yı düşük ücretlere kadrolarına kattılar. İsrail’in Ironi Kiryat takımından Austin Amutu’yu ise Göztepe’ye kaptırdıkları Umut Nayir’in yerine transfer ettiler. 10. hafta sonunda attıkları 18 golün 13’ü bu 3’lüden geldi.

Sahasında 5’te 5 yapan, deplasmanda ise en çok puan toplayan (10 puan) takım olan lider Y.Malatyaspor’un toplam piyasa değeri ise transfer market verilerine göre 7.18 Milyon Euro…

Bu alanda TFF 1.Lig takımları arasında 12. sırada bulunuyorlar (Ligin en pahalı kadrolarına sahip olan Eskişehirspor ve Sivasspor puan cetvelinde ilk 3’ün dışındalar!).

Tek dezavantajları kalan maçlarının zorluğu… Eskişehir (D), Giresun, Göztepe (D), Bandırma, Adana Demir, Bolu (D), Sivasspor… Virajları keskin gözüküyor. Oturdukları koltuğun geçici olmadığını göstermek durumundalar…

ANDRE SANTOS'LU BOLUSPOR

Gelelim Boluspor’a… Marmara ekibinin Y.Malatyaspor’a göre daha pahalı bir takım olduğunun altını çizelim (9.18 Milyon Euro).

Yaz döneminde FC Wil 1900’den eski Fenerbahçe’li Andre Santos’u transfer ederek herkesi şaşırtmışlardı.

Teknik direktörleri tecrübeli bir isim… Fuat Çapa… Halen devam ediyorlar.

Sezon ortasında hocasını değiştirmeyen 6 takımdan biri konumundalar…

Ligin en iyi kalecilerinden biri olan Soner, orta alanın önemli isimlerinden Emre Kılınç ve Anco Jansen gibi yıldızlarını kadrolarında tutmayı başardılar. Sivasspor, Elazığspor (D), Eskişehirspor (D), Giresunspor (D), Gaziantep B.B. ve Göztepe (D) gibi zorluk derecesi yüksek maçları 13 puanla geçip ilk yarının kalan 7 maçı için fikstür avantajını ellerine geçirdiler. İyi kullanmaları halinde devre arasına moralli ve güçlü girecekler.

Yeni bir Adanaspor hikâyesi yazılacak mı? İzleyip göreceğiz…

16 Kasım 2016 - futboo.com

YORUMLAR

  • 0 Yorum