Maçın ilk yarısını izleyen Galatasaray taraftarları, her ne kadar teknik direktör değişikleri ardından oynanan ilk maçların etkisi, ''Placebo etkisi'' tadında olsa da takımlarına dair umutları artmış olabilir. Tudor'la birlikte uzun süredir oynamayan Chedjou, Tudor gibi oynadığı dönemin en iyi stoperlerinden olan hocasının doğru tercihiyle yerini alıyordu. Mevcut defans oyuncuları içinde bence de en iyisi olan Chedjou, her maç öncesine tahtaya yazılacak ilk isim olmalı. Tudor da böyle düşünüyor olacak ki tekrar onu takıma kazandırmak için bugün ilk hamlesini yaptı. Bugünkü performansı iyi kötü tartışılır fakat Chedjou, Galatasaray'ın ilk stoperi olmalıdır eğer elinde bu alternatifler varsa...
İLK YARI BAŞKA İKİNCİ YARI BAŞKA GALATASARAY
Aslında maça iyi başlayan Galatasaray, Riekerink döneminde pek görmediğimiz bir biçimde rakibine ön alanda pres yapan, beklerin oyuna daha çok katıldığı, Linnes ve Sabri'nin durmadan bindirdiği bir takım haline dönüşmüş gibiydi ama ilk yarıda oluşan bu görüntü, ikinci yarıda yerini başka bir maça bıraktı. Skor olarak geride olan Hikmet Karaman, aslında çok da doğru olmayan bir kadroyla geride baskı yerken ve etkisiz bir 45 dakika oynarken, ilk yarının sonlarında oyuna müdahalesi ile erken uyanıyordu.
İlk yarıdaki Galatasaray'ı ikinci yarıda oyun olarak taklit eden ve daha çok pozisyon bulan Rizespor, Galatasaray'ı da maçın ikinci 45'liğinin belli bölümlerinde maça hakim oldu. Recep Niyaz da daha önce onu hücuma yakın gördüğümüz pozisyonunun dışında orta sahada Emre Belözoğluvari topla ileri çıkışlar yapıyor, oyunu geriden kurmaya çalışıp 3. bölgeye top taşıyan bir adama evriliyordu. Bir başka eski Fenerbahçeli Özgür Çek ise Sabri'nin zaman zaman boşalttığı sol kanadı iyi kullandığı anlar maç boyunca oluyordu.
TUDOR'UN ENERJİSİ GAYET İYİ AMA TAKIMA DA YANSITMASI İÇİN ZAMAN ŞART!
75. dakikada attığı golle izleyenlere Gareth Bale'yi hatırlatan Özgür Çek, onda olan büyük potansiyeli uzun süredir ortaya çıkaramamasına rağmen bu maçtaki oyunu ve attığı golle hala iyi bir potansiyel olduğunu izleyenlere gösteriyordu. Igor Tudor'lu Galatasaray, şampiyonluk yarışının içinde olmak adına bu tarz maçları en az kayıpla atlatmalı ki haftaya direkt rakiplerinden biri olan Beşiktaş ile oynayacakları ve benzerindeki maçlara daha iddialı çıksınlar. İlk maçtaki olumlu veya olumsuz teknik adam performanslarına peşin hüküm vermek çok yanlış olur.
Tudor, oynattığı takımlara işlediği ilginç taktikler ve oynattığı 3'lü defansı Galatasaray'a empoze edecek mi bilinmez ama Hırvat teknik adamın enerjisi ile Galatasaray'a yeni bir heyecan getireceği bu maçta ilk emarelerini vermiş oldu.
18 Şubat 2017 - futboo.com
YORUMLAR