Rennes karşısında 3-0'dan geri dönen Fenerbahçe için Dinamo Kiev sınavı, "Tamamlanması gereken bir görev" niteliğindeydi. Takım gol bulma açısından istim üstündeydi ve rakip Kiev kendi liginde 8. sıraya kadar gerileyen bir form düşüklüğü yaşıyordu.
Maçın başında ani ataklarlarla Fenerbahçe'nin üstüne gelmeye çalışan Lucescu'nun ekibi fazla pozisyon vermedi.. Valencia'nın bireysellik nedeniyle sonlandıramadığı atak ve sonrası ise Fenerbahçe'nin üstünlüğü ortaya çıkmaya başladı.
Arda Güler'in rakip stoperle kalecinin birbirine girdiği anda boşalan kaleye gönderdiği top skor üstünlüğünü getirdi.. Bu golde 17 yaşındaki yıldız adayının futbol aklı ve yeteneği bir kez daha görüldü.
Yine Arda'nın kullandığı korner ve Arao'nun kafa vuruşuyla gelen ikinci gol ise herkesi rahatlatan skoru getirdi.
İkinci yarıda özellikle Valencia ile yakaladığı pozisyonları değerlendiremeyen Fenerbahçe Rennes'den gelen beraberlik haberiyle moralini iyice yükseltti ve kendini pek de zorlamadan maçı 2-0 kazandı.
Bu maçı kazanmak önemliydi.. İki golü bulmak önemliydi.. İş ince hesaplara kalmadı ama kalsa Fenerbahçe'nin eli güçlüydü.
Bu grubun hikayesinde Batshuayi'nin son dakikada attığı golle Kiev'e karşı ilk maçta kazanmak ilk adımdı. Rennes karşısında iki maçta toplam 5-0 geri düşüp, iki maçı da kaybetmemek ikinci önemli adımdı.
Son adımı ise Avrupa Ligi'nin en genç, gol-asist katkısı veren ismi ünvanını eline geçiren Arda Güler'le attı sarı-lacivertli takım.
Bu hikayenin sonu nereye varacak hep beraber göreceğiz.. Jorge Jesus ve öğrencileri üzerlerine düşeni yapmaya devam ediyorlar.
Şimdi sırada Sivasspor'la oynanacak kritik lig maçı var.. O maçı kazanmak ligdeki hedefler açısından da çok ama çok önemli.
YORUMLAR