Aykut Kocaman'dan önemli açıklamalar

Fenerbahçe'yle prensipte anlaşan Aykut Kocaman, NTVSpor'da Ercan Taner'in sorularını yanıtladı.

Aykut Kocaman'dan önemli açıklamalar
15 Haziran 2017 - 14:45 - Güncelleme: 15 Haziran 2017 - 15:57

Futbol ve Fenerbahçe'ye dair soruları cevaplayan Aykut Kocaman, önemli ifadeler kullandı. 

Konyaspor ayrılığınız hakkında ne düşünüyorsunuz?

Aykut Kocaman, “Konyaspor’dan gerçekten çok kaliteli bir şekilde ayrıldım. Şehre, taraftara ve yönetim kuruluna bu konuda çok teşekkür ediyorum. Bulunduğumuz dönemlerde başarısız dönemlerimiz oldu. Kötü günler de geçirdik. Ama harika bir uğurlama ve veda yaptılar”

Aykut Kocaman defansif oynatıyor deniliyor. Bu konuda görüşünüz nedir?

Kocaman, “Bu oyun iç içe bir oyun. Savunma ve atak iç içe olan şeylerdir. Atak, savunmasız olmaz. Dünyanın en iyi takımları savunma yapmayan takımlar mı? Böyle bir algı son derece saçma ama alıcı buluyor. Tek hayalim daha çok üçüncü bölgeye oynayan bir takım. Üçüncü bölgede oynamak için topu rakibe vermemeniz gerek. Bakın Barça, Juve, Real’e bunların hepsinin başarısına gıpta ediyorsun. Savunma yapmıyorlar mı? Tamamen savunma oynuyorsun demek saçma.

Barcelona’ya bakın topu geri almak için 5-6 saniye çaba sarf ediyorlar. Bu savunma değil midir? Endüstriyel futbol dediğimiz olayda seviyenizi geliştirip ve korumak zorundasınız. O yüzden savunma bu doğrultuda büyük öneme sahip. Algılarla yönetmek ciddi bir problem. Herkesin aynı düşüncede olmasını bekleyemezsiniz ama çoğunluk olması üzücü”

Valbuena hakkında ne düşünüyorsunuz?

Kocaman, “Kendisiyle konuştum. Benim onda gördüğüm şey, 18-19 yaşındaki gençlerin A takıma çıkma evresindeki arzusu. Uzun zamandır takip ettiğim bir oyuncu. Oyuna aç, topu isteyen, topu veren ve pozisyon alan bir oyuncu. Sahada ne olursa olsun sürekli bildiği şeyleri yapma ve değerleri koruma adına işler yapıyor”

Mehmet Ekici oynamayan bir oyuncu. Araya kapatması ne kadar süre alır?

Kocaman, “Ritim kaybediyorsunuz. Çok kolay yapabileceğiniz şeyleri yapama kalitesi uzuyor. Bu süreç uzuyabilir. Oyuncudan oyuncuya değişiklik gösterebilir. Önemli olan oyuncunun isteği. Oyuncudan birşeyler istesiniz. Asıl önemli olan vermeye çalışıyor mu? Çaba gösteriyorsa yeterli. Yeterli gören, oldum diyen istediği kadar çabalaması fayda etmez”

Avrupa’da yarı final oynayan Salih Uçan için fikriniz nedir?

Kocaman, “Salih’in yer aldığı Benfica maçı tarihin en önemli maçıdır. Salih o maçta sahadaydı. Önce sen… Ne yaptın? Ben Salih’i karakaşı, karagözü için çıkarmadım. O sahaya çıktıysa 18 yaşında beklentilere cevap vermiş demektir. Önemli olan aşağı mı gidiyorsunuz, ileriye mi?”

Advocaat, “Yetersiz oyuncu grubu” yorumunda bulundu. Sizin görüşünüz nedir?

Kocaman, “Beraber mücadele ettiğiniz gruba yetersizsiniz demek doğru bir yaklaşım olmaz. Sonuçta beraber mücadele veriyorsunuz. Biraz mesleğin doğasına aykırı gibi duruyor. Yetersiz olduğunu düşünmüyorum. Fenerbahçe’ye gelen oyuncular takımlarında başarılı olan oyuncular.

Fenerbahçe’nin oyuncu standartı var. Buraya uygun oyuncular geliyor. 10 tane oyuncu alıyorsun. Sonuçta gelenler de insan. Oyuncuları verimsizleştiren, kötüye gitmesine izin veren düzen zarar verir. ‘Bu oyuncular kötü yenisini alalım.’ Bir sene sonra yeni grup. Sürekli devam eder bu döngü”

Aykut Kocaman nasıl bir sistemle oynayacak?

Kocaman, “Sadece sistem şöyle düşünülüyor. 4-3-3, 4-1-2-3. Asıl önemli olan oyuncuları dizmek değil. Oyuncuları oynatmak. Top size geçtiğinde atağa, top rakibe geçtiğinde topun arkasına geçmek gerek. Bunu 4’lü, 3’lü savunmanın üzerine inşa edebilirsiniz. Kafamda bir sistem var oyuncu grubuna göre şekillendireceğiz. Dizilişten ziyade onları uyumlu bir şekilde atakçı ve savunmacı bir şekilde yönlendirmek”

Fransa hakkında düşünceniz nedir?

Kocaman, “Bireysel sevgimin yanı sıra oyuncuyu en uygun şekilde sunan lig Fransa. 25 yıl öncesine kadar üretmeye dayalı bir sistem yer alıyordu. Fransızların bizden ana farklarından bir tanesi daha planlı ve hızlı oynama. Sistem hızlı kanatlar üzerinden gidiyor. Yavaş yavaş total olarak düşünmeye başladı ve daha organize şekilde futbol sergiliyorlar”

Ülker Stadı eski günlerine dönecek mi?

Kocaman, “Sadece kadınların gelebileceği bir uygulama oldu. 45 bin kadının takip ettiği bir takım Fenerbahçe. Dışarda da 10-15 bin erkek vardı. Hakikaten olağan üstü bir durumdu. Söylemek istediğim bir tutkuyu anlatmak.

İkinci olarak, içerdeki maçlardaki kayıp olmasa belki de kafa kafaya gidilecek. Diğer taraftan Avrupa Ligi’nde kupaya uzanan Manchester United’ın önünde grubu birinci bitiriyorsunuz. Diğer finalist Ajax, Feyenoord’un gerisinde kaldı. Feyenoord da Fenerbahçe’nin grubunda geri de kaldı"

Gelecek sene taraftarlarla ilgili planlama nedir?

Kocaman, “Formayı gerçekten isteyen ve arzulayan bunun için savaşan bir oyuncu grubu ile çalışmak istiyorum. Bunu gören taraftar, durumun notunu verecektir. Son zamanlardaki oyuncu davranışlarının taraftarı etkilediğini söyleyebilirim. Hiçbir şey bir anda olmaz.

Kocaman, “3 Temmuz dönemindeki sorunlar daha çözülemez durumlardı. Bugün de sorunlar var. Takımın, kulübün. Esas olan bunları aşma iradesi ve devamlılık"

Beşiktaş ve Galatasaray’ı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kocaman, “Beşiktaş, lige odaklanmakta zorluk yaşadılar ama total olarak bakılırsa saha içi doğru davranışları sergilediler ve sonucunu aldılar. Başakşehir, tecrübesizliğinden dolayı bu yarışa ortak olamadı. Fenerbahçe veya Galatasaray, Beşiktaş’la yarışsaydı daha farklı sonuçlar olabilirdi. Şampiyonluk yoluna gitmek ve o yolda süreklilik farklı bir deneyimdir.

Galatasaray’da takımın dışında sorunlar var gibi gözüküyor. Bu sonuçlara da yansıdı. Akıcı bir oyun oynayarak başladılar ancak teknik adamın üzerindeki baskıların artması ve teknik adam değişikliğe gitmesi istenilenin gerisinde kalmalarına neden oldu.

Trabzonspor’da uzun zamandır zirvenin gerisinde dolaşıyor. Zirve yarışını ve çabasını sertleştirecektir.  

Avrupa maçlarının lige etkisini nasıl değerlendirirsiniz?

Kocaman, “Zihinsel inişler ve çıkışlar ligi etkiler. Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray bu tip zorluklara alışkın. Ancak o platformun büyüsüne alışkın olmayan takımlar fırtınaya kapılır. Orada olmak büyük takımlar için zorunlukken, Anadolu takımları için zor bir seviye. Ligdeki gücü korumaya çalışıyorsunuz, oradaki ambiyansta oyuncuyu çekiyor ve kopmalar yaşanıyor. Büyük arzuların getirdiği büyük hayal kırıklığı yaratıyor. Lig, son derece sert bir lig. Girdaba girdiğinizde sizi aşağı çeken bir lig. Çok dikkatli olmak gerekiyor. Etap etap gitmek gerek. Kontrollü olmak gerek”

Fenerbahçe’de lige mi? Avrupa’ya mı odaklanacaksınız?

Kocaman, “Bu seviyede öyle bir seçeneğiniz yok. Büyük takımlar, bu konuda gayret göstermek zorundalar”

Hibrit çim geliyor. Düşünceniz nedir?

Kocaman, “Kalite düşük. Futbolun oynandığı alan orası. İyi futbol, iyi oyuncular ve zeminle oynanır. Şeref Stadı’nı bilirsiniz. Engebeli zeminde, zorluklara karşı oynamak kaliteyi yükseltmez. Tekrarlıyorum. İyi futbol, iyi zeminde oynanır”

Milli Takım’daki tartışmalar hakkında ne düşünüyorsunuz?

Kocaman, “Milli Takım çatısı altında bu çatışmaları izlemek son derece üzücü. Çatışma haline getirmek son derece nahoş. Asıl kafamız sorunları çözmeye değil, büyütmeye dayalı kafa daha çok. Eleştirmek için söylemiyorum. Önlenemez hale gelen çatışma hali zarar verici. Ulusu temsil eden kişilerin bu tip davranışlardan çekinmeleri gerekir.

Temel problem sorun çözmek yerine, sorun büyütmek diyebiliriz. Dünya değişiyor, gelişiyor. Asıl sorun prim değil. Olumsuz davranışın prime doğru gitmesi. Her şeyin bir ölçüsü olmalı. Primin de. Ölçü, az ve çok vermek değildir. Dengeli vermektir”

Milli Takım’ın girdiği uzun kamp programı hakkında ne düşünüyorsunuz?

Kocaman, “Kişisel olarak kamplara normalden farklı bakıyorum. Bu insanlara bizim yapabileceğimiz en önemli şey oyunun dışında da ne yaparlarsa doğrudur demek. Şunu yeme, bunu yapma demek çok da doğru olduğuna inanmıyorum. Sezon başı kampları hariç. Bunların hepsi göstermelik”

Alex de Souza’nın kitabı hakkında ne düşünüyorsunuz?

Kocaman, “Sokrates Dergisi’nde yapılan röportaj dışında yazılanlar hakkında bilgim yok, okumadığım için. Yanlışların doğru gibi gözükmesi beni üzmüştü. Bu konuların uzağında kalmak istiyorum. Saygısızlık olmaması için 1-2 cümleyle geçmek istiyorum. Bunlar tecrübe. Savunma mekanizmasına girdiğinizde yanlışların doğru gözükmesi durumuna siz düşüyorsunuz. Bir şeyler söyleme durumunda kalıyorsunuz”

Basketbol etkisinden faydalanıyor musunuz?

Kocaman, “Basketbol, sahası çok küçük ve az kişiyle oynanan bir oyun. Birçok denemeler yapabiliyorsunuz. Futbol koçluğu ve basketbol koçluğu arasında büyük fark var. 10 insanla 5 insanın varyasyonu farklılık gösteriyor. Kaleciyi pasif olduğu için saymıyorum. Oyuncu değişikliği, elle oynama, süre vb. birçok detay var”

Medya ilişkileriniz nedir?

Kocaman, “Sosyal medyadan sonra görsel ve yazılı basının eleştirileri hafifledi. Yeni gelen krizle eski krizi es geçiyoruz. Yazılı ve görsel basında imzalarıyla eleştirmenleri görebiliyorsunuz. Ancak sosyal medya dipsiz bir kuyu. Eleştiri veya benzeri yargılar beni irdelemiyor. Bilgiye dayalı eleştiriye son derece açığım. Art niyetlerle beslenmiş eleştiriler olmadığı sürece benim için problem yok”

Hakemler hakkında ne düşünüyorsunuz?

Kocaman, “Hakemleri futboldan ayırmıyorum. Dönemsel inişler-çıkışlar onlar için de oluyor. Bu sezon fahiş hatalar oldu. Eleştirenler şunları söylüyorlar, ‘Kocaman’ın böyle yapmaması gerek’ gibi ifadeler yer alıyor. Hakemler futbol için etkin ve etkililer.

Çalışıyorsun, çabalıyorsun. Etrafla ilgilenmeden kimsenin kafasına basmadan ilerliyorsun. Futbolda aldatmalar vardır ama bu yetenekle yapılan bir şeydir. Hakemi aldatmamaya yönelik davranışlar sergilerken, hakemler tarafından bu tip geri dönüşler gelmesi uyumsuz. Bu sene çok yanlı hakem hatalarını seslendirmek zorunda hissettim. Kendi hayatımda yaptığım hataları düzeltmeye çalışırken, hakemlerin de hatalarını düzeltmeye yönelik çalışmalar yapması gerek. 34 yıldır fiilen bu işin içindeyim”

Yılın teknik direktörü kimdir?

- Zidane

Yılın futbolcusu kim?

- Messi

Yılın takımı?

- Real Madrid

Fenerbahçe karşı oynamak zor olmuyor mu?

Kocaman, “İnişler-çıkışlar zor oluyor tabi. Beni ben yapan bir özellik daha baskın geliyor. Bana verilen güven ve oyuna olan saygı duyguların önüne geçiyor ve iş önde geliyor”

YORUMLAR

  • 0 Yorum