ÖYKÜM DİZDAR

ÖYKÜM DİZDAR


Hırs... Taktik... Yardımlaşma...

11 Ekim 2019 - 13:32

Son 1 aydır Fenerbahçe u13 idmanlarını takip ediyorum. Çocuklarım yetenekleri ölçüsünde takımda var olma mücadelesi veriyorlar. Ama ne mücadele… Çok sağlam bir nesil geliyor diyebilirim.

Hırs... Taktik... Yardımlaşma...

Ne ararsan var. Hocaları sanki A takım çalıştırıyorlar, o derece disiplinli ve sertler. Bireysel hataya değil ama pozisyon hatasına tahammülleri yok hemen devreye giriyorlar. Bugün stada gitmeden önce yine izledim idmanı şöyle bir çalışma yapıyorlardı.

Orta saha oyuncuları sağlı sollu kümelenmişler, açık ve bekler kanatlarda bekliyorlar, forvetler de yapılacak ortaları değerlendirmek üzere pozisyon almışlar. Sırasıyla bir sağdan bir soldan ataklar başlıyor. Savunma yok hücum etmeyi öğreniyorlar. Orta sağ oyuncusu topu açıklara veriyor, açıklar biraz içeri girip bindirme yapan beklere topu aktarıyor, orta, şut ve gol. Sanırım 20 dakika sadece bunu çalıştılar.

Ezberletircesine… Herkes top ayağına geldiğinde ne yapması gerektiğini bilsin diye. Bek ya da açık yapacağı ortayı forvetlerle buluşturmayı öğreniyor, hatta ezberliyor. Her genç oyuncu pozisyonunun gereğini öğreniyor ve uyguluyor.

Biz buna Futbolun temel prensipleri diyoruz. 

Gelelim Antalyaspor maçına. Konumuz alt yapı değil malum.

Ben yazmaktan sizler de okumaktan bıktınız, biliyorum, ama ne yapayım göz görüyor parmak tuşluyor. Sağ bek Isla, peki Sol bek ters ayaklı Dirar, önünde açık olmayan Tolga, Isla’nın önünde açık olmayan Ozan.  Fenerbahçe yıllardır kanatları kullanarak ve beklerini öne çıkararak hücum eder, bu sene de böyle oluyor Isla’nın kaç tane bindirme yaptığını sayamadım sahanın en çalışkan ismiydi, lakin bir tane ortası da bizim oyunculara denk gelmez mi? Önünde oynayan Ozan bence sahanın en iyilerindendi, maç boyu fizik kondisyonunu korudu, hem açıkta hem de ikinci yarı gerçek mevkiinde oynadığında elinden geleni yaptı. Dirar ve Tolga ikilisinden Vedat’a ya da bizim oyunculara aktarılan orta var mıydı? Hatırlamıyorum. Hepsi ya ön direkteki savunma tarafından kesildi ya da alakasız yerlere gitti.

Böyle olmaz arkadaş, bu kadar isabetsiz orta yapamazsın, 42 tane orta yapmışsın rakibin sadece 4, Top oyunun % 75’inde sende kalmış, belli ki bu maçı kazanabilirdin, ama kazanamadın.

İkinci yarı Deniz’i her iki kanatta da kullandı Ersun Yanal bir şeyler yapmaya çalıştı ama ihtiyacı olan skor katkısını veremedi. O da düzenin bir parçası haline geldi. Antalyaspor işin kolayını bulmuştu, kalabalık bir defans bloğu ile gelen her topu karşıladılar. Nasılsa rakip sadece kanatlardan topu içeri atmaya çalışıyordu, verkaçlar ile ceza sahasına girmeye çalışan yoktu, kanat-bek- forvet organizasyonu ile üçgen kurup pozisyon üretmeye çalışan yoktu, Gustavo ve Zajc hariç kaleye bakan bile yoktu.

Futbolun temel prensiplerini yapamazsan değil alt yapıda A Takımda bile maç kazanamazsın. Oyuncular mevkilerinde oynamıyor, sahada ne oynandığını bilen kimse yoktu, bir taktik ya da kurgu değil tamamen bireysel anlayışları ile oynayan bir oyuncu grubu vardı, 60. dakikadan sonra Emre’nin kalitesi de sahada olmayınca üretkenlik sıfıra indi.

Haftalardır uyarız yine de uyarmaya devam edelim.  Fenerbahçe artık orijinal kadrosunu ve oyun düzenini bulmalı, şu an harcayacak puanları var ama ligin ilerleyen haftalarında Ersun Yanal’ın maç sonu basın toplantıları bu kadar kolay geçmeyecek, taraftar maç sonu takımı tribüne çağırmayacak, bunları ön görebilmek için kâhin olmaya gerek yok.

Sahaya doğru açıdan bakabilmek yeterli…

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum