GÖKMEN ERHAN

GÖKMEN ERHAN


Grup çantada keklik değil

03 Eylül 2018 - 19:54

Hep kura ve fikstür şansından bahsedilir. Ben buna katılanlardan değildim ta ki düne kadar. Galatasaray öyle bir gruba düştü ki, Fatih Terim gruptaki takımları kendi seçse herhalde çok farklı bir grup oluşturmazdı. Gelen takımlar da ya kendi ülkelerinin şampiyonları veya üst sırada bitiren ekipler. Ancak özellikle birinci torbadan Lokomotiv Moskova’nın grubuna düşmenin ‘kura şansından’ öte bir açıklaması olamaz.

Beşiktaş geçtiğimiz yıl çok benzer bir kura çekip grubu lider olarak tamamlayarak, büyük bir başarıya imza atmıştı. Ancak şans burada bitmiyor. Grubu birinci bitirseler de bu sefer ‘şanssızlık’ eseri Bayern Münih’le eşleştiler. Sonucu hepimiz biliyoruz. Dolayısıyla kura şansını ilerleyen turlarda da sürdürmek önemli.

Rakiplere bakacak olursak hiç biri öyle çantada keklik takımlar değil.;

Lokomotiv'de iyi isimler var

Lokomotiv Moskova Rusya Ligi şampiyonu. Kadrosunda Rus Milli Smolov, tecrübeli yıldız Jefferson Farfan, Paris St. Germain’den transfer edilen Krychowiak, Schalke’den aldıkları Benedikt Höwedes, Beşiktaş’tan da tanıdığımız Manuel Fernandes ve önemli bir yetenek olan Miranchuk gibi etkili futbolculara sahip.  

Schalke büyük sürpriz yapmıştı...

Schalke 04 Almanya Ligi’nin köklü ekiplerinden. 2017-2018 sezonunda Almanya Ligi’ni ikinci bitirerek büyük bir sürprize imza atmışlardı. Bayern Münih’ten transfer ettikleri Sebastian Rudy, Hoffenheim’dan gelen Mark Uth, büyük potansiyel Amine Harit gibi yetenekli oyuncuları var. 2012-2013 sezonunda Şampiyonlar Ligi ikinci turunda karşılaştığımız Alman ekibini, TT Arena’da 1-1 berabere kaldığımız maçın ardından Veltins Arena’da 3-2 yenerek saf dışı edip çeyrek finale kalmıştık.

Ve Porto...

Porto 2017-2018 sezonunda 5 yıllık şampiyonluk hasretine son vermişti. Geçen sene Beşiktaş’la aynı grupta olan Portekiz temsilcisi bu sene de yine bir Türk temsilcisiyle karşılaşacak. Yacine Brahimi ve Vincent Aboubakar takımın gol yükünü çeken iki yıldızı. Özellikle Aboubakar’ın transfer sezonunda Beşiktaş ve Galatasaray’la ismi çokça anılmıştı.

Kura şansı ‘maşallah’ seviyesinde olan Galatasaray’ın fikstürü de çok kötü değil. Bir kere bence ilk 3 maçın 2’sini evinde oynamak bir avantaj. 3 maçtan çıkarılacak en az 6 puan ikinci maçlar öncesinde büyük bir avantaj olabilir. Tek dezavantaj Kasım sonunda Moskova’ya gidilecek olunması olabilir. Neticede gruptan çıkmak için 9-10 puan yeterli olacaktır. Ancak bu grubu yakalamışken lider bitirmek için ne gerekiyorsa yapılmalıdır.

Mutlaka forvet alınmalıydı

FFP olmasına rağmen kısmen başarılı gördüğüm Galatasaray yönetimi forvet transferinde sınıfta kalmıştır. Geride kalan sezon 29 golle gol kralı olan forvetinizi FFP dolayısıyla satıp yerini dolduramamak olmadı! Gomis’in gidebileceği transfer sezonunun başından beri konuşuluyordu. Bunu hesaba katıp çoktan bir forvet oyuncusunu kadroya katmak gerekiyordu. Bafe gittikten sonra da bir golcü daha bakılabilirdi. Bunun yanında Fatih Terim’in çok da gerekli değil dediği fakat bence forvet kadar önemli olan stoper transferi de olmazsa olmazdı. Gerçi artık vakit kalmadı ama bugün bu grubu bulmuşken transferi devre arasına bırakmak olmaz diye düşünüyorum.

Galatasaray’la beraber Avrupa Kupaları’nda mücadele eden tüm temsilcilerimize başarılar dilerim. Ülkemizin ekonomik olarak zor günlerden geçtiği bu dönemde Türk Takımları’nın başarılarına her zamandan çok ihtiyacımız olacaktır.

 

 

 

 

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum