GÖKMEN ERHAN

GÖKMEN ERHAN


Zeminler berbat

14 Ağustos 2018 - 14:44

2018 – 2019 sezonu Ankaragücü – Galatasaray maçıyla başlamıştıı. Sezonun bu ilk maçında seyirciler çok zevk almasa da, Sarı-Kırmızılılar istediği üç puanı üç golle almasını bildi.

Geçtiğimiz sezon Galatasaray için deplasman kabuslarıyla doluydu. Bu maçın merak edilen noktalarından biri de Sarı-Kırmızılılar’ın deplasman performansıydı. Cim-Bom istediğini almasına rağmen savunma hala geçen sene ki açıkları vermeye devam ediyor. Serdar ve Maicon birbirlerinden çok kopuklar. Özellikle Brezilyalı futbolcu hamle yapmakta epey ağır kalıyor. Olası Denayer hamlesi yavaş olan Galatasaray savunmasına sürat ve dinamizm kazandıracaktır. Tek bir stoper transferinin yetip yetmemesi soru işreti olmasına rağmen en azından bir stoper transferi şartoğluşart!

Bu maç özelinde Garry Rodrigues’in performansı bende soru işareti yarattı. Henry henüz hazır olmamasına ve uyumlu gözükmemesine rağmen anlık patlamalarıyla Garry’nin önünde gözüktü. Umarım Garry toparlar ve geçen sezonki performansını kısa zamanda yakalar.

Gelelim orta saha ve forvete. Kesinlikle oyunu iki yönlü oynayabilen bir 8 numara gerekiyor bu çok net! Fernando ve Donk,’un çok eleştirilen Topal-Josef ikilisinden farkı yok. Keza hücum alanının her yerinde oynayan bir forvet olmazsa olmaz. Bu bahsettiğim transferler gerçekleşmezse Süper Lig bir şekilde idare edilir ama Şampiyonlar Ligi’nde rakiplerin affı olmaz. Uzun zamandır Şampiyonlar Ligi’ne hasret kalan taraftarın da bu sezon en büyük motivasyonu Avrupa olacaktır. Kaldı ki Fatih Terim’in de en büyük motivasyonun şüphesiz Şampiyonlar Ligi olduğu bir gerçek.

XXX

Takım genel olarak kötü görüntü verse de, bunun daha sezon başı olduğu unutulmamalı. Bu derenin altından çok sular akar. İlk haftalar zordur ve bu haftalarda ne kadar az puan kaybedilirse takımın ve taraftarın özgüveni o kadar yükselecektir.. Geçen sezon olduğu gibi bu sezon da özellikle Sami Yen’deki maçlarda, taraftarın takımın itici gücü olması ve maçı hiç bırakmaması çok önemli. Bunun ne kadar kıymetli olduğu 2017 – 2018 sezonunda  görüldü. Parola içeride kazan dışarıda kaybetme olmalı.

Biz taraftarlar olarak sürekli transfer isteriz ve istiyoruz. Tabi bunu isterken gerçekçi olmak ve kulüplerin durumunu da düşünmek kaçınılmaz. Bugün yapılan hesapsız harcamalar iki sene sonra mali anlamada hüsrana dönüşebiliyor. Bu sebepten kendi değerlerimizi, gençlerimizi de hiçe saymamamız lazım. Bugün Yunus Akgün, Ozan Kabak, Celil Yüksel gibi gençleri oynatmak, parlatmak,  değer kazandırmak yapılacak olası transferlerden daha değerlidir. Bu gençlere hepimiz sabır göstermeli ve hatta oynamaları için mutlaka teşvik etmeliyiz.

Takımların yeterli performans göstermediği bir maç olsa da berbat zemin iki takım oyuncularını da etkiledi. Taraftarların, kulüplerin, sponsorların, yayıncı kuruluşun milyon dolarlar harcadığı göz önüne alınırsa, futbolcular bu zeminde top oynamayı, taraftarlar da bu zeminde maçı izlemeyi hak etmiyorlar. Bu duruma yayıncı kuruluş ve federasyonun mutlak suretle bir çare bulması gerekiyor. Saha bakımlarının kulüplerin insiyatifinden çıkarılıp federasyon/yayıncı kuruluş eliyle yapılması ve bakım maliyetlerinin kulüplere verilecek primlerden kesilmesi en akılcı yöntem olabilir. Avrupa’nın en büyük altıncı ligi denilen Türkiye Süper Ligi’ne bu zeminler hiç mi hiç yakışmıyor!  

YORUMLAR

  • 0 Yorum